Mehmet'in Gezegeni 'ne Bu Hafta İsmail Altunsaray Konuk Oldu!

‘’Derkenar’’ isimli son albümüyle büyük bir çıkış yalayan, Kırşehir’in o yanık ve Lirik ikliminden kopup gelen, yöresel altyapısını akademik donanımıyla bütünleştiren İsmail Altunsaray, yenilenmiş dekoruyla ‘’Mehmet’in Gezegen’ine konuk oldu.
İsmail Altunsaray, Kral Tv  ve Kral Fm  ortak canlı yayınında aynı anda Kral Tv ve Kral Fm facebook hesaplarında Gezegen Mehmet’in sorularını yanıtladı.

Program İsmail Altunsaray’ın biyografisinin gösterimi ardından İsmail Altunsaray’ın sazı eşliğinde  ‘Senin Yüzünden’ şarkısını seslendirmesiyle başladı.İsmail Altunsaray  Mehmet Akbay’ın sorularını samimi bir şekilde cevapladı.

Gezegen Mehmet :  Sende Neşet Baba’yı görüyorum. Neşet Ertaş senin için ne ifade ediyor ?

İsmail Altunsaray :  Ben Kırşehir’de doğdum büyüdüm. Sürekli benim çocukluğumdan beri kulağıma gönlüme bu müzik bu insanların ruhu dolduğu için ne mutlu bana onların ruhundan bir parça benim ruhumda olabiliyorsa  çok büyük onur ve gururdur.

Gezegen Mehmet : Neşet Ertaş’la  karşılaştığın günü hatırlıyor musun ?

Kalan Müzik’in sahibi Hasan Saltık’ın evinde Cengiz Özkan ve Neşet Usta ile sabaha kadar muhabbet ettik. Bir sözüyle bir cümlesiyle kendi felsefesini yoğun olarak belirten büyük ustaydı. Neşet Usta Anadolu’nun ta kendisidir. Onunla aynı çağda yaşamak bile bir onurdur. Neşet Usta başka ustasın türküsünü söylemese o türküye yeniden ruh, can kazandırıyor başka bir esermiş gibi karşımıza sunuyordu.

Gezegen Mehmet : Saz çalmak mı? Şarkı söylemek mi?

İsmail Altunsaray : İkisini de ayıramıyorum. Sazım olmayınca elimi koyacak yer bulamıyorum.

Gezegen Mehmet  : Müziğinde hedef kitlen kim?

İsmail Altunsaray  : Benim çağımda yaşayan herkese ulaşmak amacım .Tabiki önceleri küstürmeden..

Gezegen Mehmet : Hangi tarz müzik dinlersin ?

İsmail Altunsaray : Hiçbir  müziği ayırmam tüm müzikleri dinlerim. Güzel olan emek verilen her tarzı dinlerim. Caz da dinlemeyi severim

Gezegen Mehmet :Müziğe nasıl başladın ? Bir hikayesi var mı?

İsmail Altunsaray : Aslında ilginç bir hikayesi var. Ben müziğe 12 yaşında Kırşehir’de başladım. Ablam İstanbul’da üniversite okuduğu yıllarda benim müziğe ilgi duyduğumu bildiği için bir müzik mağazasına giriyor. Keman beğeniyor ve pazarlık yapıyor. Fiyatı çok yüksek olduğu için vazgeçiyor ve bağlama alıyor. Bende bağlama öğreniyorum.

Gezegen Mehmet: Sen uzun zamandır bağlama çalıyorsun. Gençlik döneminde bağlama taşımak zordur. O dönem gitar çalanlara özendin mi?

İsmail Altunsaray : Gitar çalanlara hiç özenmedim. Benim dönemimizde bağlama taşımaktan utananlar vardı. Ama ben gururla taşıdım.

Gezegen Mehmet :  Kaç tane sazın var. ? Şu anki sazın bir hikayesi var mı?

Benim şu an 32 sazım var. 32 sazında ayrı bir tadı vardır. Bu elimdeki sazı Cengiz Özkan’ın evinde gördüm. Birkaç kez çaldım. İsmail Hakkı Demircioğlu’nun sazı olduğunu öğrendim. Sonra da Hasan Saltık’ın hediyesidir. Bu saza bir şey olursa yıkılırım. Bunun aynısı yok. Bu sazın bende büyük emeği var.

İsmail Altunsaray'dan Mehmet Akbay'a Sürpriz Hediye!

İsmail Altunsaray yayın sırasında Neşet Ertaş’ın plağını ve Neşet Ertaş’ın kabrinden toprağını hediye etti. Şişenin üstünde yazan bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm yazısı yayında duygusal anlar yaşanmasına sebep oldu.